Page 27 - A&T BANK FAALİYET RAPORU 2012

25 24 A&T BANK FAALİYET RAPORU 2012 •
2012 Yılında Türkiye Ekonomisine İlişkin
Temel Gerçekleşmeler:
• 2008’de sıfıra yakın büyüme ve 2009’da eksi olan
büyümenin ardından 2010 ve 2011’de üst üste yaşanan
yüksek büyüme oranlarını ile birlikte, 2012 yılı için %3
dolayında bir büyüme beklenmektedir. 2012 yılında,
makro riskleri gözeten yeni politika bileşiminin ve diğer
otoritelerin katkılarıyla, Türkiye’de iç talep kontrol altına
alınarak iktisadi faaliyet yavaşlamış, dış talebin büyümeye
katkısı artmış ve neticede büyüme kompozisyonu daha
sağlıklı bir görünüme kavuşmuştur.
• Bütçe açığını kapamayı başaran Türkiye’nin bunun yerine
cari açığı ikame etmesi adeta bir ekonomi politikası aracı
halini almıştır. Son 10 yılda bütçe açığı kapanırken cari
açık sürekli yükselişte olmuştur. 2010 ve 2011’de yaklaşık
%9 büyüyen ekonominin, 2012 yılında %3’ler seviyesine
inmiş olması cari açığın düşüşünde en önemli etken olmuş
ve cari açığın yurt içi hasılaya oranı 2012 yılında %10’dan
%6,3’e gerilemiştir.
• Türkiye’nin son 10 yılına damgasını vuran en olumlu
gelişme bütçe açığının uluslararası standartlar düzeyine
düşürülmüş olmasıdır. 2009 ve 2010 yıllarında küresel
krizin etkisiyle yükseliş gösteren bütçe açığı, 2011 yılından
başlayarak yeniden denetim altına alınmış bulunmaktadır.
2012 yılında bütçe açığı ve faiz dışı fazla sırasıyla GSYH’nin
%2,7’si (28,8 milyar TL) ve %1,9’u (19,6 milyar TL) olarak
gerçekleşmiştir.
• Uzun yıllar Türkiye ekonomisinin en büyük sorunu
olan enflasyon 2009 ve 2010 yıllarında düştüğü %6,5
oranındaki düzeyin de altında, %6,16 oranında 2012 yılını
tamamlamıştır. 2012 yılının ortalarından itibaren global
risk iştahının da artmasıyla para politikası kademeli
olarak daha destekleyici bir konuma gelmiştir. 2012’nin
ikinci yarısından bu yana yurt içi talebin enflasyona düşüş
yönünde verdiği katkı belirginleşmiştir.